ALTIN TOZU YEMEĞE DE EKİLİRMİ BEEE ! İNSAF

YETER ARTIK !

Sosyete Yemeklere,

ALTIN Serpiyor !

Siz hiç yemeğine tuz ya da biber yerine altın serpen insan hayal edebiliyor musunuz? İşte altın tozlu yemeklerin en gözde müşterileri..
Yenilebilir altın tozlu çikolatalar Avrupa ve Amerika’dan sonra şimdi de Türkiye’de satışa sunuldu. İstes firması tarafından ithal edilen 24 ayar altınla kaplı çikolatalar büyük ilgi görüyor.Bugün gazetesinin haberine göre firmanın sahibi Bülent Kavaklı altın yemenin sağlık açısından bir sakıncası olmadığını söylüyor. Kavaklı, “İsviçre Sağlık Bakanlığı’ndan aldığımız sağlık belgesini isteyen müşterilere gösteriyoruz. Altın antioksidan özelliği ile toksinleri atmaya yardımcı oluyor. Japon bilim adamları da altının hücreleri yenilediğini söylüyor” dedi.

ÇORBANA TUZ GİBİ ALTIN SERP

Altın tozlu çikolataların fiyatı da altın gibi ağır. İkili kutuda 85, 8′li kutuda 249 YTL’ye satılan çikolataların ambalajı da altın olursa fiyat artıyor. Altın paralı ambalajda satılan ikili çikolatanın fiyatı 489, 8′linin ise 649 YTL. Firma Müdürü Bülent Kavaklı en fazla rağbet gören ürünlerinin altın lolipop olduğunu söylüyor.Kalp şeklinde olan ve üzeri yenilebilir altınla kaplanmış olan lolipopun satış fiyatı ise 60 YTL. Üzerinde 24 ayar altın tozu bulunan çilek tadındaki bu lolipoptan 100 tane satın almak isteyen müşteriler ise 5 bin 750 YTL ödüyorlar. Kavaklı “
Lüks tutkunları için bir de tuzluk, karabiberlik gibi sofralar için altın tozu ürettik. İsteyen yemeğine ekebiliyor” dedi.

BİR TOPLUM NEDEN ÇÖKER ?

ÇÖKÜŞ

Bu hissizlikle cemi’yyet yaşar derlerse pek yanlış

Bir ümmet göster, ölmüş ma’nevatiyyle sağ kalmış ?

                                                           M. Akif ERSOY

         Bir ülkenin çöküşü, halkının mankurtlaştırılması ve kaynaklarının sömürülmesi için üç faktör etkili olmaktadır.

1-     SEFALET

2-     CEHALET

3-     İHANET

SEFALET

         İnsanlık tarihinin her döneminde ve her medeniyette, maddi kazanım yönünden ;

a)                 Yoksullar

b)                Kendine yeterli olanlar (orta halli olanlar)

c)                Zenginler

d)                Çok zenginler  Olmuştur.

         Yoksulluğun birçok nedeni vardır. Ancak doğal olmayan, insanların kendi iradelerinin dışında haklarına tecavüz edilerek “Kul Hakkı” Yoksulluklarda bulunmaktadır.

         Bir ülkede hakça bölüşüm olmazsa, insana gerçek değeri verilmezse, emek taktir edilmezse orada “YOLSUZLUK” var demektir.

         Yolsuzluk; birilerinin, haksız kazanç elde ederek veya hırsızlık yaparak elde etmiş olduğu  gayri meşru kazanımdır.

         Yolsuzluk, Yoksulluğu getirir.

         Yoksul İnsan sıkıntılarından kurtulmak için her çareye baş vurur. Yoksul insanın “ pazarlık yapma veya hakkını koparma, alma” gibi bir kuvveti yoktur. Böyle bir lüksü de olamaz. Kendine ne sunulursa kabul etmek mecburiyetindedir.

         Yoksulluk ta, Sömürüyü getirir.

         Her türlü sömürüye açık olan bir insanın, siyaset-spor- kültürel etkinlik gibi bir eylemde bulunması söz konusu olabilir mi? Bu insan yaşamak ve ailesine ekmek götürmek mecburiyetindedir. Zaten düşünme ve yorum yapma yetileri de sömürülmesinden dolayı zaafa uğratılmıştır. Bu insanlar düşünmese de olur, çünkü kendilerinin yerine düşünen “HARAMİZADE” ler var.

         Sömürü de, Sefaleti getirir.

         Sefalet, yoksulluğun en kötü derecesidir. Allah Milletime ve İnsanlığa sefalet yaşattırmasın. Sefalette para yok. Sağlık yok. Eğitim yok. Ahlak yok. Hak-hukuk yok. Milli değerler yok… Yokların varlığı ile yaşayanlar için hangi değer önemli olabilir? Bir atasözümüz var “Un bitti, Din gitti !” diye.

         Çok yoksul olan insanlar için ahlak çok önem arz etmediği gibi, Vatan mefhumu da önemli değildir.

         Sefalet te, Teslimiyeti getirir.

         Her insanın yaratılışta, doğal hakları vardır.( Yaşama, Korunma ve Çoğalma)

Bu haklar kısıtlanamaz, engellenemez.  

İnsanlar Allah’ın taktir ettiği bir süre içinde, yaşamak mecburiyetindedir.

“Can Azizdir” demiş Atalar. Aziz olan can, tehlikeye düştüğünde leş ve domuz eti yemeye bile izin veren bir Din’in mensubuyuz.

         Hz. Muhammed (S.A.V.) “ Ya Rabbi, küfürden ve fakirlikten sana sığınırım” diye dua etmiştir.

         Millet olarak “Allah kimseyi açlıkla terbiye etmesin” diyerek dua etmemiz, imanımızın en büyük tehlikesi olan Fakirlikten korkumuzdur.

Üstad Necip Fazıl Kısakürek “Destan” şiirinde ;

“Allah’ın on pulunu bekleye dursun on kul,

  Bir kişiye tam dokuz, dokuz kişiye bir pul,

           Kurt yapmaz bu taksimi kuzulara şah olsa”

Yanlış politikalar ile Milletimiz yokluğa ve yoksulluğa mahkum edilmiştir. Yabancı Finans kurumları ve onun yerli işbirlikçileri, Ülkemizi ve Milletimizi sömürmektedir. Devletimiz borç batağında. Yüz binlerce çalışan vatandaşımız Banka kredi kartı kuşatmasında. Her şey haciz altında… Peki kime borçlu İnsanım? Dolaylı yoldan YABANCILARA !

         Ayrılık ve hasret duygusunu Askerlik yapmaya gittiyse ve Yurt dışında eğlenmeye gittiğinde çeken, Acı duygusunu dişçisinde duyan, Açlığı perhiz yaptığında anlayan mutlu azınlığın… Yoksulların halinden anlaması mümkün mü ?

Elbette bu Azınlık, menfaatleri gereği AB’ nin  savunuculuğunu, Medya da şövalyeliliğini yapacaktır.

         Aslında bu adil olmayan bölüşüm, bir sinsi planın ta kendisidir.

1-     “Aç tavuk ambar yıkar” atasözünde tavuk ambar yıkabiliyorsa, “Aç İnsan” ne yapar? Çevresine zarar verir. Kamu düzenini rahatsız eder.

2-     Yoksulluk içerisinde kıvranan insan için maneviyat artık önemlimi? Yoksul hayatından kurtulmak için kendisine misyonerler tarafından sunulacak her türlü İslam harici dini teklifleri kabul edecek zafiyette bulunur. Manevi değerlere karşı isyankar da olabilir…

3-     Yoksulluk içerisinde yaşamaya çalışan insan için Milli Değerler (Vatan-Devlet-Millet-Bayrak-Tarih-Dil) artık önemlimi? Milli şuurda bir zafiyet başlar, Milli meselelere karşı bir duyarsızlık olur.

4-     Aş ve İş tehlikesini her zaman yaşayan yoksulların ailesinde bir çözülme başlar. Çocukları sokakta ve uyuşturucu tehlikesi ile karşı karşıyadır. Ahlaki değerler lekelenir.

5-     “Bir dürüme, bir oy veren” , sosyal olaylara duyarsız ve tepkisiz bir yığın yaratılmak istenmektedir.

6-     Yoksulluk yalnız Doğu ve Güney Doğu Anadolu da varmış gibi,AB sosyal proje adı altında, Kürt vatandaşlarımıza ayrıcalık ve bölücülük yaptırtmak için “Kürtçülüğü” insan hakları teraneleri ile desteklemektedir. Bu vatan için canını feda eden ve gözünü kırpmadan feda edecek olan binlerce yoksul Türk ailesi her ne hikmetse göz ardı ediliyor.

Yeryüzünde T.C. Devleti ve Vatanımız üzerinde hesabı olmayan bir Devlet  varsa, o da devlet olamamıştır. En büyük zenginlik kaynağımız İNSANIMIZ dır.    Ülkemizde de en büyük israf insan kaynaklarında olmaktadır.

         Manen ve madden insanımız teslimiyetini ilan etmeden bir an önce BİRLİK olmalı. YARDIMLAŞMALI ve MORALLENMELİ.

         İsmail Gaspıralı’nın  tembihatı gibi; “İş’te, Fikirde, Dil’de Birlik”

Allah (C.C.); Memleketimizi yönetenlere milli projeler üretmeyi, Varlıklı olanların çevresindeki Yoksulları görmesini ve israftan uzaklaşmasını, Vatanımızı ve Milletimizi her türlü kötülüklerden korumayı nasip etsin !
                                            Yılmaz KARAHAN

 
TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ KURAN TÜRKİYE HALKINA TÜRK MİLLETİ DENİR
 
 
Bugün 40 ziyaretçi (50 klik) kişi burdaydı!
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol