“İnsanlar içinde kimisi de var ki, ne bir ilme, ne bir delile, ne de bir aydınlatıcı kitaba dayanmaksızın Allah’ın dini hakkında mücadele ediyor” (Lokman:31/20)

İnsanlık Tarihi’nin tanımıdır bu... İnsanın “Tercih (Seçim) Tarihi” bu. Dün de bu, bugün de bu, yarın da olacak olan  bu…

Tercih (seçim) insanın ´kendi iradesi´ sonucu oluşuyor. “Bir Hintli Sokrat’a rastlar ve ondan felsefesini tanımlamasını ister. Sokrat -İnsani gerçeklerin incelenmesidir- cevabını verir. Hintli bu söze kahkahalarla güler ve -Bir insan TANRISAL GERÇEKLERİ BİLMEDEN, insani gerçekleri nasıl inceleyebilir- diye haykırır.” (Fernand Braudel/Uygarlıkların Grameri).  Başka türlü nasıl ´Gerçek bilim adamı´ olmak mümkün olabilir? “Aslında bilimin ilk amacı Tanrı hakkında  bilgi edinmek, O’nun eserleri yoluyla O’na hayranlık duymaktır. Yani eserden müessire ulaşmaktır.

O, yedi göğü, birbiri üzerinde tabaka, tabaka yarattı, Rahman'ın yaratmasında bir aykırılık, uygunsuzluk görmezsin. Gözü(nü) döndür de bak, bir (Çatlak) bozukluk görüyor musun? (Mülk/3)

Eğer bilim adamları işlerine bu açıdan baksalardı,  bilime tapınmayı bırakırlar ve daha iyi bilim adamları olurlardı.” (Anthoney Standen/Bilim Kutsal Bir İnektir). Ya da şöyle denilebilir: ´Gerçek bilim adamı´ ile ´Sahte bilim adamı´ arasındaki fark da bu…“Allah’ın sanatı” demek olan ´Gerçek Bilim´, ´Yaratıcı´nın insanlığa kendini bildirişinin kayıtları olarak önümüzde duruyor. Tercih (seçim) sizin… Ya gerçek bilim (din), ya da bilim dışılık…

     Yorum: Kısa ama çok etkili bir yazı. Gerçek bilim = din diyor. Doğrudur. Din sadece "ahlaki değerler sistemi" değil, bildiğimiz ve bilemediğimiz her şeyi içine alan ilahi sistem, Allah'ın sistemi. Kur'an bize, Allah'ın sisteminden, dünya ve ahiret mutluluğu için bilmemizin gerekli olduğu kadarını bildiriyor. Daha fazlasını öğrenmek bilim adamlarına düşüyor. Yazıda geçen Mülk 3.ayet inanan bilim adamlarına, 4.ayet ise ateist bilim adamlarına (bilimi ilah edinenler) hitap ediyor. Ne diyor 4. ayet: "gözünü tekrar tekrar çevir, (her seferinde) bakışın, şaşkın ve bezgin bir şekilde sana geri dönecektir." Bu ayet, evrenin sırlarını çözme konusundaki çalışmalarında bilim adamlarının şaşkınlık ve bezginliğini vurgulamakla birlikte, burada esas amaç; ateistlerin, bir yaratıcı olmaksızın yaratılışa bir çözüm getirme gayretlerinin beyhude olduğuna atıfta bulunmaktır.     

       Son söz: "her şeyi maddede arayanların akılları gözlerindedir, göz ise maneviyatta kördür."